Cinsiyet
ayırmaz, o yeşil kocaman sahayı ve terden sırılsıklam olmuş, mücadele eden;
geçmiş zamanın gladyatörlerini andıran, oyuncuları gördüğünüz anda yüreğinizi
yakan bir aşktır.
Dünya'nın
ışıklarını söndürdükten sonra bile hala televizyonlarını açık bırakan bir
hırstır. Sosyolojik bir kavramı içerir
futbol; taraftarlık.
Taraftar
olmak demek; bir rengi, bir camiayı, bir gerçeği savunmak, ona inanmak, kazansa
da kaybetse de 'O' olabilmek demektir.
Dünyanın heryerinde futbol, kalp atışlarını güçlendiren bir fenomendir.
Kadınlar bu işin en güzel ve renkli yanlarından biridir. Statta, yenilgide göz
yaşı döken bir anne, kazanınca yerinde duramayan bir genç kız, ölüm kalım
meselesi olan bir kupa finalinde kalbini tutan bir nine ya da 'Messi' posteri
hediyesi için onu her maçta istediğini düşünen küçük bir kız olabilir bu.
Kadınlar bu oyunun en güzel kısmını
oluştururlar.
Yönetimi
erkek egemen olan futbol dünyasının bugün geldiği nokta ortadadır. Hiç bir
cezanın verilmediği, haksızların, kurbanlık koyun gibi ortaya atıldığı,
adaletin sağlanamadığı bir kaos vardır bugün Türkiye futbolunda.
Türkiye futbolu kirlenmiştir.
Her anlamda
kirlenmiş ve temizlenmesi için girişilen her adım engellenmiştir. Erkek egemen
bu toplumun, bir kupa konusunu bile başbakanı arayarak çözme çabası kabul
edilebilir bir durum değildir. Politikayla, sporu bile ayıramayan bir
topluluğun, bugün kadınların taraftarlıklarını, küfür etmelerini, konuşma
tarzlarını, duruşlarını, davranışlarını eleştirmeye zerre kadar hakkı yoktur.
Yazık ki ülkede, herşeyde olduğu gibi haddini bilmeme durumu ortada olan genel
bir zavallılıktır.
Oysaki kadın adildir.
Oysaki kadın adildir.
Hakkı, hak edene vermeden yaşama
devam etemeyi içine sindiremeyen bir varlıktır. Aynı zamanda tertipleyici ve
disipline edicidir. Kadının elindeki güç; bugün güçlü olduklarını savunan erkek
egemen toplulukların çekindiği bir enerjidir. Yapabilecekleri sınırlandırılamaz
ve adaleti katıksızdır. Herşeyin ötesinde kadın; istediği, arzu ettiği herşeye,
tıpkı adalette olduğu gibi sadık olabilen, tutkulu bir canlıdır.
Ve bir kadın
ofsaytı, bir erkekten daha net açıklayabilir, daha kesin kararlar verebilir,
daha heyecanlı bağırabilir, daha çok strateji üretebilir, topu çok daha iyi
takip ettiği için kaleciden önce kendini sıçrarken bulabilir. Bir kadın;
futbolu, erkeklerden başkasının oynamaması gerektiğini kabul etse de, bir bayan
olmaya devam ederek maçı destekleyebilir. Yerinde küfürler edebilir ya da
erkeklerin stres atmak için ettiği küfürlere ters ters bakmadan,
gülümseyebilir.
Bir bayan için futbol,
düşünüldüğünden çok daha fazla şey ifade edebilir.
Futbol bir
aşktır, kadını her zaman mutlu edebilen, inişli çıkışlı bir inancı beraberinde
getiren.
Futbol bir
heyecan nedenidir, çok küçük şeylerle bile mutlu olmayı başarabilen, yüce
gönüllü bir anneyi, uzun zamandır hissetmediği bir çılgınlığın içine düşürmeyi
başarabilen.
Futbol bir
ayakkabıdır, kadının tutkuyla görmeyi ve dokunmayı isteyeceği.
Futbol bir
kadının sevinme, sorumluluklar altına girmeden mutlu olma hakkıdır.
Bir kadın
için futbol, düşünüldüğünden çok daha fazla şey ifade edebilir.
Futbol en
basitinden bir aşktır... ve cinsiyet ayırmadan en tatlı hayallere sürükler
sizi.
Kazanmayı
öğrenmenizi, sizi çileden çıkaran, hayat şartlarından sıyrılmanızı ve her zaman
yüreğinizi atar halde tutmanızı sağlar.
Ve şu bilinmelidir ki;
Bir kadın için futbol,
düşünüldüğünden çok daha fazla şey ifade edebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder